Çocuğumuzun yemek yeme sorunsalı

Bu konudan muzdarip olmayan bir anne getirin karşıma anlını karışlarım valla. Bunun ile ilgili aldığım kursta (HENRY kursu) öğrendiklerimi sizinle paylaşmak istiyorum belki bir faydası olur.
İlk olarak ay bu çocuk doymadı endişenizi kenara bırakacak harika bilgiyi veriyorum çocuklarımızın midesi yumruk büyüklügünde. Dikkat edelim kendi yumruğumuz değil onların yumruğu yani iki kaşıkla zaten doyuyorlar, sıkıntıya girmenize gerek yok. 
Alması gereken besin değerlerinin tablosu aşağıda 
 

Eğer çocuğunuz yemeği reddediyorsa zorlamayacaksınız. Burada ki Türk topluluğu bu öneriden hiç memnun olmuyor mesela, eminim bunu okuyan büyüklerimde olur mu öyle şey diyordur ama doğrusu bu acıkınca yiyor. Onun için zorlamaya gerek yok. En basit temel duygu olan açlık hissini bile çocuklarımıza vermeden zırt pırt ağzına bir şeyler tıkmaya çalışıyoruz, onlarında bir birey olduğunu unutuyoruz bazen. Üç ana öğün ve iki ara öğünün yeterli olduğunu öğrendim. Ara öğünler meyve, bisküvi, yoğurt olabilir mesela.
Ekran karşısında, videolarla veya binbir türlü şebekliklerle yemek yedirmek çocuğunuzun yeme alışkanlığını kötü etkiliyor. Kaldı ki iki yaş altındaki çocukların sağlıklı gelişimi için hiç bir şekilde tv, telefon vs. göstermememizi söylüyorlar. Bunu bilmeden önce Efe'ye ekran karşısında yemek yedirdiğim zamanlar olmuştu, şimdi hatırlıyorum da ne yediğinden habersiz ağzını açıyordu yavrum o kadar odaklanıyordu saçma sapan videolara. Artık kesinlikle yedirmiyorum.
Bu yemeği sevmedi diğerini vereyim de yanlış bir yöntemmiş bu da tek tip beslenmeye ve dolasıyla bağırsak problemlerine yol açıyormuş. Ayrıca damak zevkinin gelişmesini de engelliyoruz böyle yaparak. 
Biz annelerin en büyük yanlışlarından biri de eşek kadar olmuş çocuğu hâlâ bizim besliyor olmamız. Çocuklar çatal, kaşık kullanmayı öğrenmeli. Kendi içeceklerini kendileri içmeleri döke saça. Hatta elleriyle yemeleri, yemeğin dokusunu hissetmeleri de çok önemliymiş. Yemekleri beraber masaya oturarak yemelisiniz ki sizinde yediğinizi görsün. Unutmayalım ki çocuklar taklit ederek öğreniyorlar. 
Bir şeyi alışkanlık haline getirmek 21gün sürüyormuş yani bıkmadan usanmadan devam ederseniz o alışkanlığı çocuğunuza verebiliyorsunuz. Bu arada çocuğunuz meyve yemeli, meyve suyu içmemeli taze sıkılmış dahi olsa. Zaten paketlerdekiler koruyucu maddelerle bezenmiş şeker bombası ona bulaşmayın bile. Taze sıktıklarınızda da şeker oranı çok yüksek iki portakalı tek başına yiyemeyecek olan bebelere  üç portakal sıkıp içiriyoruz şekeri yüklüyoruz. Karatay'ı dinleyin sert çıkışlarında çok haklı o kadın. Meyve suyuna kızan bana çikolata, şeker vermeyelim mi yani diye sormayın sakın! 
Efe'nin yaşı bu yöntem için küçük daha deneyemedim ama 2 yaş üstü çocuklarda sticker uygulamasının çok işe yaradığını öğrendim. Kursta deneyimleyen ebebeynlerde aynı şeyi söyledi. Yapmasını istediğiniz bir davranış için mesela yemek yemek, diş fırçalamak vs. Sticker chart  (çıkartma panosu) duvarınıza asıp, yaptığı işlem sonunda ona bir stickerı oraya yapıştırmasını söylüyorsunuz ve o sevmediği yemeği bile bir an önce yiyip çıkartmaları yapıştırmaya koşuyorlar. Bu stickerlarda 21 tane oluyor ve alışkanlık kazandırmayı amaçlıyor. Bende bunları kullanmayı heyecanla bekliyorum. Herkes mucizevi bir yöntem olduğunu söylüyor. Zaten Londra'daki pek çok kreş bu yöntemi uyguluyor çocuklara.
Bu kursta öğrendiklerimden sonra endişelerim kesinlikle gitti. Onun da bir birey olduğunu istediği ya da istemediği şeylere saygı duyduğumu, bu yaşta bile olsa kendi kararlarını verebilmesi gerektiğini bilerek davranıyorum artık. Yemek yemenin bir sorun değil zevk olduğunu anlması için çabalıyorum. Tek sorun yemek sonrası temizlik seansım uzadı bu konuyu meslek: zorunlu ev hanımı  yazımda daha detaylı anlatmıştım zaten. 
Umarım bu bilgiler sizinde işinizi kolaylaştırır. 


Yorumlar

  1. Bir future mum olarak var olan endişlerimi nispeten baskıladın tenx. :)

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bir wolverine kolay yetişmiyor

Dam üstünde un eler hani nerde o memeler